26 Haziran 2014

Sahiden hiç içini dökmez Enis Batur

Kâğıthane'den aldığım defter.



Kadim bir arkadaşım bu sabah dedi ki: İlhan Berk'in Enis Batur'a mektuplarında şöyle bir cümle var: "Sen içini dökmezsin, asker çocuğusun," diyor. Sahiden yazılarında hiç içini dökmez Enis Batur. 

Ben de, “Babam askerden de beter. Bu yüzden kendimi anlatmakta hep zorlandım. ‘Ben’ demek için çok uzun zaman geçmesi gerekti. Enis Batur'u belki de bu yüzden ‘yakın’ buluyorum.” dedim ona. Bunun üzerine Enis Batur Zirvesi’nde tanıştığımızı hatırlattı canım dostum. Seneler seneler evveldi... Hatırladım.

Dökmeyi bilmek önemli. Mürekkebi düşünelim. Dökülmeyince, kimse bilmez, kimse tanımaz, kimse anlamaz. Dökülünce ya leke olur ya cümle. İkisi de güzel.

Öyleyse mektup yazmalı.

25 Haziran 2014

Efzûn



Ahmet Orhan Veli 14 Nisan 1914’te (1 Nisan 1330 - 18 Cemâziyelevvel 1332) Beykoz Yalıköy’de İshak Ağa Yokuşu’ndaki 9 numaralı konakta doğmuş ve ebced hesabıyla şiirli bir tarih düşürülmüş: 

Bir Veli pâk nihâde lutfedüb Rabb-ı Celîl;
Verdi bir mahdûm-ı mergûb kim misâl-i âftâb;
Nûr-ı Ahmed pertevinden halk olan Orhanın hak;
Ömrün efzûn eylesün, hem kendisin âlicenâb.